KVKK Onayı Nasıl Alınır?

Networking etkinlikleri, fuarlar veya müşteri toplantıları... Profesyonel hayatta sürekli yeni insanlarla tanışır ve iletişim bilgilerini alırız. Ancak bu basit gibi görünen bilgi alışverişinin, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) kapsamında önemli bir yasal boyutu var. Bir kişinin telefon numarasını, e-posta adresini veya ismini almak, aslında onun kişisel verisini işlemeye başlamak demektir. Peki, bu süreci yasalara uygun ve modern bir şekilde nasıl yönetebiliriz? KVKK onayı tam olarak nedir ve iş dünyasında nasıl doğru bir şekilde alınır?

Geleneksel Yöntemlerin KVKK Karşısındaki Zorlukları

Yıllardır kullandığımız kağıt kartvizit alışverişi, aslında KVKK'nın gerektirdiği "açık rıza" şartını tam olarak karşılamaz. Birinden kartvizitini almak, o bilgileri daha sonra pazarlama bültenlerine eklemek veya farklı ticari amaçlarla kullanmak için size otomatik bir izin vermez. Sözlü olarak "bilgilerinizi kullanabilir miyim?" diye alınan onayların ise gelecekte olası bir uyuşmazlık durumunda ispatlanması neredeyse imkansızdır. Bu durum, farkında olmadan işletmeleri ve profesyonelleri ciddi yasal risklerle ve idari para cezalarıyla karşı karşıya bırakabilir. Karmaşık basılı formlar doldurtmak ise günümüzün hızlı temposunda hem pratik değildir hem de profesyonel bir imaj çizmez.

Geçerli Bir KVKK Onayı Hangi Unsurları İçermeli?

KVKK'ya göre, bir kişiden "Açık Rıza" alırken bazı temel şartların eksiksiz yerine getirilmesi gerekir. Alınan onayın geçerli sayılabilmesi için sürecin şu özelliklere sahip olması kritik önem taşır:

• Bilgilendirmeye Dayanmalı: Kişi, hangi verilerinin, ne amaçla, kimlerle paylaşılabileceğini ve ne kadar süreyle işleneceğini açık ve anlaşılır bir dille bilmelidir. Bu genellikle bir "Aydınlatma Metni" aracılığıyla sağlanır.

• Özgür İradeyle Verilmeli: Onay, herhangi bir hizmetin ön şartı olarak dayatılmadan veya baskı kurulmadan, kişinin kendi isteğiyle verilmelidir.

• Belirli Bir Konuya İlişkin Olmalı: "Her türlü pazarlama faaliyeti için" gibi genel ve ucu açık ifadeler yerine, onayın hangi spesifik amaçlar (örneğin e-bülten gönderimi, kampanya bilgilendirmesi vb.) için alındığı net bir şekilde belirtilmelidir.

• İspatlanabilir Olmalı: En kritik noktalardan biri de budur. Onayı aldığınızı, ne zaman ve ne şekilde aldığınızı gerektiğinde kanıtlayabilmeniz gerekir. Zaman damgası bu noktada en güvenilir yöntemdir.

Dijiizin ile Tanışın KVKK Uyumlu ve Pratik Çözüm

Peki tüm bu yasal gereklilikleri, modern dünyanın hızına ve profesyonelliğine yakışır şekilde nasıl yerine getirebiliriz? Cevap, teknolojinin kendisinde saklı. Dijiizin gibi yeni nesil dijital kartvizitler, KVKK onayı sürecini doğası gereği basitleştirir, şeffaf ve güvenli hale getirir.

Dijiizin, yalnızca dijital platformlarda değil, fiziksel ortamlarda da etkin biçimde kullanılabilir. Örneğin bir perakende mağazasında, müşterinin cihazına gönderilen dijital onay formu ile üyelik veya kampanya izinleri anında alınabilir; böylece kâğıtla uğraşmadan yasal süreç tamamlanır. Kliniklerde, hasta kabul masasında onam formu açılarak işlem öncesi tüm rızalar dijital olarak alınabilir ve zaman damgası ile saklanır. Turizm acentelerinde ise seyahat sözleşmeleri, otel ve uçuş onayları müşteri tabletinden veya cep telefonundan imzalatılarak hızlı, güvenli ve ispatlanabilir hale getirilir. Dijiizin, fiziksel temasın yoğun olduğu her ortamda dijital güvenin pratik karşılığıdır

 Bu sayede, sizinle iletişim bilgilerini paylaşan bir kişi, tek bir tıkla tüm yasal bilgilendirmeye şeffaf bir şekilde ulaşabilir ve onayını dijital olarak verebilir. Bu modern ve güven veren yaklaşım, hem sizi yasal olarak korur hem de kurumsal imajınızı güçlendirir. Kağıt israfı olmadan, ispatlanabilir ve anlık bir süreçle networkünüzü KVKK'ya tam uyumlu şekilde genişletirsiniz.